Kentsel dönüşümün önemi, modern şehirler için çok boyutlu ve hayati bir konudur. İlk olarak ve en önemlisi, can ve mal güvenliğini sağlaması bu sürecin en temel amacını oluşturur. Özellikle Türkiye gibi deprem riski yüksek bölgelerde, eski ve dayanıksız yapı stokunun yenilenmesi, olası bir afet anında yaşanabilecek kayıpları en aza indirir. Kentsel dönüşüm, binaların güncel deprem yönetmeliklerine uygun olarak inşa edilmesini zorunlu kılar, böylece şehirlerimizi doğal afetlere karşı daha dirençli hale getirir.
Bununla birlikte, kentsel dönüşümün faydaları sadece güvenlik ile sınırlı değildir. Şehirlerin fiziksel ve çevresel kalitesini de yükseltir. Projeler kapsamında, sadece konutlar değil, aynı zamanda altyapı sistemleri (su, elektrik, kanalizasyon), sosyal donatılar (parklar, yeşil alanlar, spor tesisleri) ve ulaşım ağları da modern standartlara uygun hale getirilir. Eski ve çarpık yapılaşmanın yerini, daha planlı, estetik ve yaşanabilir mahalleler alır. Bu da şehir sakinlerinin yaşam kalitesini doğrudan artırır.
Ekonomik açıdan bakıldığında, kentsel dönüşüm şehirlerin ekonomik gelişimine önemli katkılar sağlar. Yenilenen bölgelerdeki gayrimenkul değerleri artar, yeni iş alanları yaratılır ve inşaat sektörü canlanır. Ayrıca, kentsel dönüşümle birlikte yapılan modern binalar, genellikle enerji verimliliği yüksek malzemelerle inşa edildiği için, hem hane halkının enerji giderlerini düşürür hem de karbon ayak izini azaltarak sürdürülebilir bir geleceğe katkıda bulunur. Kısacası, kentsel dönüşüm, şehirlerimizi sadece daha güvenli değil, aynı zamanda daha yeşil, daha modern ve ekonomik olarak daha canlı merkezlere dönüştüren kapsamlı bir süreçtir.